conseillère principale en communications stratégiques

Kullanım örnekleri

conseillère principale en communications stratégiques
senior strategic communications advisor
icon arrow

senior

Phonetic: "/ˈsiːnjə(r)/"

Part Of Speech: noun


Definition: An old person.


Definition: Someone older than someone else (with possessive).

Example: He was four years her senior.


Definition: Someone seen as deserving respect or reverence because of their age.


Definition: An elder or presbyter in the early Church.


Definition: Somebody who is higher in rank, dignity, or office.


Definition: A final-year student at a high school or university.

icon arrow

senior

Phonetic: "/ˈsiːnjə(r)/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Older; superior

Example: senior citizen


Definition: Higher in rank, dignity, or office.

Example: senior member; senior counsel


Definition: Of or pertaining to a student's final academic year at a high school (twelfth grade) or university.

icon arrow

strategic

Phonetic: "/stɹəˈtiː.dʒɪk/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Of or pertaining to strategy

icon arrow

communications

Phonetic: "/kəˌmjuːnɪˈkeɪʃənz/"

Part Of Speech: noun


Definition: The act or fact of communicating anything; transmission.

Example: communication of a secret


Definition: The concept or state of exchanging data or information between entities.

Example: Some say that communication is a necessary prerequisite for sentience; others say that it is a result thereof.


Definition: A message; the essential data transferred in an act of communication.

Example: Surveillance was accomplished by means of intercepting the spies' communications.


Definition: The body of all data transferred to one or both parties during an act of communication.

Example: The subpoena required that the company document their communication with the plaintiff.


Definition: An instance of information transfer; a conversation or discourse.

Example: The professors' communications consisted of lively discussions via email.


Definition: A passageway or opening between two locations; connection.

Example: A round archway at the far end of the hallway provided communication to the main chamber.


Definition: A connection between two tissues, organs, or cavities.


Definition: Association; company.


Definition: Participation in Holy Communion.


Definition: A trope by which a speaker assumes that his hearer is a partner in his sentiments, and says "we" instead of "I" or "you".

icon arrow

communications

Phonetic: "/kəˌmjuːnɪˈkeɪʃənz/"

Part Of Speech: noun


Definition: Telecommunications, the science and technology of communicating, especially by electronic means.

icon arrow

advisor

Phonetic: "/ædˈvaɪz.ɚ/"

Part Of Speech: noun


Definition: One who offers advice.

Türkçeden İngilizceye En Hızlı Çevirmen

İster eğitim, iş veya kişisel amaçlar için İngilizce'den Türkçe'ye veya Türkçe'den İngilizce'ye çevrilmiş metinlere ihtiyacınız olsun, online çeviri siteleri aklınıza gelen ilk çözüm olabilir. Tercümanımız kurumsal, akademik, yasal, tıbbi terimleri yetkin bir şekilde dikkate alır. Ayrıca çeviri aşamasında, aklınıza gelen metnin, ihtiyacınız olan terimler kullanılarak, bu alanda profesyonellerle çalışarak ihtiyacınız olan tarzda tercüme edildiğinden emin olabilirsiniz.

Belki tercümanlık mesleğinde ustalaşmak istersiniz? Sitemizle eğitiminiz hızlı ve kolay olacak! Çevirmenler çeviri yaparken çeşitli becerilere ve materyallere ihtiyaç duyarlar. Çevirmenlerin genel özellikleri çevrilecek olan erek dile ve kaynak dile çok iyi hakim olmak, okuduklarını ve duyduklarını iyi anlamak ve iyi bir hafızaya sahip olmaktır. Fonetik, gramer ve cümlelerdeki kelime örnekleriyle birlikte kapsamlı bir kelime, deyim ve ifade kitaplığına sahip çevirmenimiz ilk kez kullanışlı bir materyal olarak kullanılabilir.Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.