stabilize dolgu

Kullanım örnekleri

stabilize dolgu
stabilized filling
icon arrow

stabilized

Part Of Speech: verb


Definition: To make stable.

Example: Jody stabilized the table by putting a book under the short leg.


Definition: To become stable.

Example: The country will stabilize after the next election ends.

icon arrow

filling

Phonetic: "[ˈfɪɫlɪŋ]"

Part Of Speech: verb


Definition: To occupy fully, to take up all of.


Definition: To add contents to (a container, cavity or the like) so that it is full.


Definition: To enter (something), making it full.


Definition: To become full.

Example: the bucket filled with rain;  the sails fill with wind


Definition: To become pervaded with something.

Example: My heart filled with joy.


Definition: To satisfy or obey (an order, request or requirement).

Example: The pharmacist filled my prescription for penicillin.


Definition: To install someone, or be installed, in (a position or office), eliminating a vacancy.

Example: Sorry, no more applicants. The position has been filled.


Definition: To treat (a tooth) by adding a dental filling to it.

Example: Dr. Smith filled Jim's cavity with silver amalgam.


Definition: To fill or supply fully with food; to feed; to satisfy.


Definition: To trim (a yard) so that the wind blows on the after side of the sails.


Definition: (of a male) To have sexual intercourse with (a female).

Example: Did you fill that girl last night?

icon arrow

filling

Phonetic: "[ˈfɪɫlɪŋ]"

Part Of Speech: noun


Definition: Anything that is used to fill something.


Definition: The contents of a pie, etc.


Definition: Any material used to fill a cavity in a tooth or the result of using such material.

Example: I will be using a rapid-setting cement filling.


Definition: The woof in woven fabrics.


Definition: Prepared wort added to ale to cleanse it.


Definition: A religious experience attributed to the Holy Ghost "filling" a believer.

icon arrow

filling

Phonetic: "[ˈfɪɫlɪŋ]"

Part Of Speech: adjective


Definition: Of food, that satisfies the appetite by filling the stomach.

Example: a filling meal

Türkçe'den İngilizce'ye Çevirmen

Hızlı bir İngilizce'den Türkçe'ye çeviriye ihtiyacınız olduğunda arkadaşlarınıza ve ajanslara başvurmayı bırakın. Kendinizi uygulamamızla donatın ve bunu kendiniz, daha hızlı ve daha doğru bir şekilde yapmak için devasa kitaplığımızdan yararlanın. Uygulamalarımız iPhone, iPad, Mac ve Apple Watch ile yerel olarak entegre olur. Ayrıca, sınıfının en iyisi Safari, Chrome, Firefox, Opera ve Edge uzantılarımızla favori tarayıcınızı özelleştirebilirsiniz. Facebook sayfamızı ziyaret edin ve sütunumuzu okuyun - yeni gönderilerimizden bazıları burada görünecek. Teşekkürler!

Belki tercümanlık mesleğinde ustalaşmak istersiniz? Sitemizle eğitiminiz hızlı ve kolay olacak! Çevirmenler çeviri yaparken çeşitli becerilere ve materyallere ihtiyaç duyarlar. Çevirmenlerin genel özellikleri çevrilecek olan erek dile ve kaynak dile çok iyi hakim olmak, okuduklarını ve duyduklarını iyi anlamak ve iyi bir hafızaya sahip olmaktır. Fonetik, gramer ve cümlelerdeki kelime örnekleriyle birlikte kapsamlı bir kelime, deyim ve ifade kitaplığına sahip çevirmenimiz ilk kez kullanışlı bir materyal olarak kullanılabilir.Tek bir tıklamayla kelimeleri çevirin! Türkçe'den İngilizce'ye çevirmenimiz iki yönlü bir çeviri programıdır, anlamların ikamesi için kapsamlı bir sözlük içerir, kelime öbeklerinin ve ifadelerin kullanım örneklerini ve bunların fonetik bileşenlerini gösterir. Tercümanımız, çeviri alanındaki bilgi tabanını sürekli olarak güncelleyen ve son kullanıcı için tamamen anonim ve ücretsiz olarak korurken hizmet kalitesini koruyan profesyonel bir dilbilimci ekibi tarafından oluşturulmuştur. Çevirileriniz sadece size ait!